Aft tedavisi için temel hedefleri ağrının kontrolü, uygun sıvı ve besin desteğinin sağlanması, iyileşmenin hızlandırılması ve tekrar aft oluşumlarının önüne geçilmesi yer alır. Aft tedavisi kapsamında değerlendirilen birçok farklı ilaç türü mevcuttur. Gerekli durumlarda hekimler tarafından lokal anestezik etkili topikal ilaçlar, antiseptik ilaçlar, antienflamatuar etkili ajanlar ve bağışıklık düzenleyici ilaçlar aft ilacı planlaması dahilinde reçetelendirilebilir.

Lazer tedavisi tekrarlayan ve ciddi bir seyir izleyen vakalarda etkili olabilir. Düzgün bir ağız hijyeni sağlanması aft yaralarının tekrarlamasını önlemek adına yapılabilecek bir diğer uygulamadır. Çeşitli vitamin veya minerallerin eksikliği tespit edilen kişilerde hekimlerin bilgisi ve önerisi dahilinde destek takviye ürünlerinin yardımı ile bu maddelerin eksikliğinin giderilmesi, çölyak hastalarında ise gluten içermeyen bir beslenme programına sadık kalınması bu nedenlerle gelişen aftların geçmesi için dikkat edilmesi gereken hususlardır.

Aft Yarasına Ne İyi Gelir?

Ağız içi bölgesindeki aftöz yaralar birkaç hafta içerisinde kendiliğinden iyileşebilir. Hekimlerin bilgisi ve önerisi dahilinde yapılabilecek bazı uygulamalar iyileşme sürecine olumlu katkı sağlar. Bu uygulamaların hangilerinin size uygun olduğunun ve nasıl yapılacağının tespit edilmesi için hekimlerinizden bilgi almadan yapmanız önerilmez.

Tuzlu Su Gargarası

Aft lezyonlarının yüzeyinin kurumasını sağlayarak iyileşme sürecinde ağrılı da olsa olumlu etki yapabilen tuzlu su gargarası 1 çay kaşığı tuzun yarım bardak su içerisinde çözünmesi ile oluşturulan solüsyon kullanılarak gerçekleştirilir. Bu solüsyon ağız içerisinde yaklaşık olarak 15-30 saniye boyunca gezdirilir ve ardından tükürülür. Gerekli durumlarda birkaç saatte bir tekrarlanarak uygulamaya devam edilebilir.

Yoğurt

Bazı aft olgularında altta yatan neden helicobacter pylori adı verilen ve özellikle mide ve ince bağırsaklarda yara gelişimine neden olan bakteri enfeksiyonu olabilir. Hem bu bakteri enfeksiyonunda hem de diğer inflamatuvar bağırsak hastalıkları gibi sindirim sistemi problemlerine bağlı olarak meydana gelmiş aft yaralarında probiyotik canlılar (yararlı bakteriler) yönünden zengin yoğurt gibi gıdaların tüketimi olumlu etki gösterebilir.

Bal

Bal, antibakteriyel ve antienflamatuar özellikleri sebebiyle aft yarasının ağrı düzeyinde, boyutunda ve kızarıklığında azaltıcı etki yapabilir. Antibakteriyel özellikleri sayesinde yara dokusu üzerinde ikincil enfeksiyonların gelişmesini önleyici etki de gösterebilir.

Papatya Kompresi

Papatya, yara iyileşmesi söz konusu olduğunda uzun zamandır kullanılan bitkilerden biridir. Papatyagiller bitki ailesindeki Alman papatyası azulene ve levomenol olarak isimlendirilen antienflamatuar ve antiseptik özellikli kimyasalları bünyesinde barındırması nedeniyle değerli bir bitkidir. 

Aft yaraları nedeniyle yapılacak papatya kompresinde kolaylık olması açısından papatya çayı poşetleri kullanılabilir. Yara bölgesine nazikçe yerleştirilen çay poşeti birkaç dakikalığına burada tutularak bu uygulama gerçekleştirilebilir. İşlem sonrasında ağzın papatya çayı ile çalkalanması önerilir. Bu işlem günde 3-4 kez tekrarlanabilir.

Ekinezya

Ekinezya hem bağışıklığın güçlenmesi hem de yara iyileşmesinde etkili olabilen bir bitki olması nedeniyle aft yaralarının kontrol altına alınmasında da öne çıkan bir bitkidir. Yarım bardak ılık suya 1 çay kaşığı sıvı ekinezya eklenmesi ile oluşturulan çözelti yaklaşık olarak 2 dakikalık bir süre boyunca ağız içinde gezdirilir ve sonrasında tükürülür. Bu uygulama günde 3 kez olacak şekilde gerçekleştirilebilir.